Sevgiliye Mektup



Sevgilim Harun'um,

Benim kalbimin güneşi ve sermayesi aşkım, eğer bu ayrılığın ateşine yanmış ciğeri kebap, göğsü harap, gözü yaş dolu, geceyi gündüzünden ayırt edemeyen, özlem denizine düşmüş, çaresiz, aşkınız ila divane, Ferhan ile Mecnun'dan beter tutkun kölenizi sorarsanız ne ki aşkımdan ayrıyım.

Bülbül gibi ah ve feryadım dinmeyip ayrılığından öyle bir halim var ki Allah kafir olan kullarına dahi vermesin. Benim aşkım, benim canım, ayrıca bir buçuk ay oldu ki sevgilim senden uzaktayım.

Allah en çok bilenlerin bilenidir ki bu gidişle, rahat yüzü görmeyip gece sabaha dek, sabahtan geceye dek bidüzüye ağlayıp kendi hayatımdan el çekip, dünya gözüme dar olup, bilmem ne edip neyleyeceğim.

Daima benim sevgilim, benim aşkım, dünyaya baktığım iki gözümün ışığı, her bela ve kazadan Hak saklayıp, kutsal kalbinden geçen her muradını kolay ede. Bütün dünyada bir ömür seninle hoşça yaşayıp mutlu ve mesut olayım...

Hürremim Sultanım kusuruma bakma sakın :))
Continue >>>

Aşk-ı Memnu – Yasak Aşk


Bir süredir ana haber bültenleri, tartışma programları da dahil gündemdeki tekel işçilerinin eylemini, işsizliği ve daha bir sürü kötü gidişi unutup Aşk-ı Memnu dizisi ile yatar Aşk-ı Memnu dizisi ile kalkar olduk.
Yok efendim neymiş yayınlandığı saat uygun değilmiş, çocuklar o saatte daha uyumamışmış, daha geç saatte yayınlanması lazımmış, mış da mış uzar gider bu mışlar bitmez hiç…
En son Rütük film için Türk ailesinin ahlak yapısına uygun değilmiş diye uyarı vermiş. Rütük’ün sayın yetkilileri acaba siz nerede yaşıyorsunuz, eğer ki benim yaşadığım memlekette iseniz dizilere gelene kadar ülkede ahlaksızlık diz boyu derler ama bizdeki diz boyunu da geçmiş onları bir görseler baştaki büyükler, yetkililer. Ben artık gazete okumuyorum, televizyon izlemiyorum daha doğrusu haberleri okuyunca midem kaldırmıyor, aklım kabul etmekte zorlanıyor bu yüzden.
Şöyle bir okuduklarımı gözden geçirirsek ki hepiniz okumuş duymuşsunuzdur bu haberleri; bir baba kızına tecavüz ediyor kız hamile kalıyor, bir başkası babasının tecavüz ettiği kıza köye gittiğinde de amcaları tecavüz ediyor, yada ağbisinin tecavüzünden kaçan kız jandarmaya sığındı, bir başkası dayısı öz yeğenine tecavüz etti korktu yakarak öldürdü, komşusunun yıllarca tecavüz ettiği çocuk intihar etti, 6 aylık çocuğa annesinin sevgilisi tecavüz etti gibisinden bir sürü iğrenç ve insanlık dışı çoğaltılabilecek olaylar silsilesi.
Şimdi toplumun geldiği son durum böyle iken filmdeki öpüşme sevişme sahneleri insanları niye bu kadar rahatsız ediyor, ha ediyorsa izleme yüzlerce kanal var aç onu izle, birde hiç insanların işi gücü yok mu acaba oturup dizileri izliyorlar, sonrada efendim bu dizi beni rahatsız ediyor, olmaz böyle şey diye yakınıyorlar. Tamam diyelim ki öpüşme ve sevişme sahneleri fazla abartılı o zaman izleme güzel kardeşim izleme.
Sırf bu dizimi ki, örnekleri bir sürü Kurtlar Vadisi ve benzeri bir sürü adamların takır takır öldürüldüğü insanların kan revan içindeki görüntülerin yer aldığı diziler, hatta dizileri de geçtim polisin işçileri copladığı, gözlerine soka soka biber gazı sıktığı işçiler, onların çocukları bunları izleyince psikolojileri bozulmuyor mu bunlar ana haber bültenlerinde yada her saat başı haberlerde gösteriliyor, polise, askere taş atan çocuklar, bunların yayınlandığı saatte çocuklar izlemiyor mu bunları, onlar iyi örnek mi çocuklara, hepsini geçtim mecliste bizi temsil eden vekillere, siyasetçilere ne demeli, terbiyesizliklerini tüm ülke cümbür cemaat izliyoruz. Küfürün biri bin para hepsinde maşallahları var. Ama onlar bizim temsilcilerimiz hepsi iyi hepsi çok cici canım.
Son bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum, insanlar işlerini güçlerini bırakıp Rütük’ün telefonlarına sarılıyorlar ya yok dizide şöyle sahne oldu yok böyle sahne vardı, ayıp çoluk çocuk izliyoruz olmuyor diye, peki neden Bihter’le Behlül’ün öpüşüp seviştiği o sahnelerin olduğu bölümler reyting rekorları kırıyor. Bizde buna be ne perhiz bu ne lahana turşusu derler.
Hepimize afiyet olsun, şifa niyetine…
Continue >>>

Grevdeyim


Tekel işçilerine desteğim hala devam ediyor arkadaşlar, siteye yazı eklememe grevime destek bekliyorum.
Hepimiz işçiyiz, babam da işçiydi, dedem de, ben de yarın öbür gün çocuklarımızda…
Continue >>>

Bir yar sevdim gurbetten....


Gurbetlik zor işmiş şimdi bunu daha iyi anlıyorum.Ben hep doğduğum yerde, ailemin yanında büyüdüm, hiç gurbetliğim olmadı desem yeridir. Üniversite yıllarında bile çok yakında okuduğum için her hafta sonu evdeydim.Anlamadan haftasonu gelivermiş oluyor zaten, çok fazla özlemeye zaman kalmıyor. Ancak sevdiğiniz gurbette olunca işin rengi değişiyormuş, bir yanınız hep eksik kalıyor. Evet 6 saatlik uzaklık ama gidişlerin dönüşleri zor gelmeye başlıyor. Ayrılırken sanki bir daha göremiycekmişsin gibi bir his kaplıyor içini, bu ihtimali düşünmek bile ürkütücü oluyor.İki ayrı şehire bölünüyorsun, ne oraya ne de diğer tarafa ait olamıyorsun, iki şehrede ait olamayan yabancı gibi kalıyorsun.Güneşin doğuşunu birlikte karşılayamıyorsun mesela, gün akşama dönüp gece olunca daha da bir mahsunlaşıyorsun, hep yanında olsun dediğin senden kilometrelerce uzaktadır, eline bile dokunamazsın. İyi günlerinde, mutlu anlarında yanında yoksundur. Ama bir de kötü günde yanında olamamak yok mu? İçini parçalar adamın, sana ihtiyacı vardır belki ama sen yoksundur, belki de boynuna sarılıp hıçkıra hıçkıra ağlamak ister ama yine yoksundur. Aklından çıkmaz kalbinin yarası gibi kalır hep orda.Sevdiği gurbette olanın göçmen kuşlar gibi valizi hep hazırdır, ha deiyince gitmek için. 6 saat sana uzak gelmez ne de olsa yolun sonunda seni seven sevdiğin vardır seni bekleyen sımsacak seni saracak olan. En güzel yanıda budur gurbette olmanın seni bekleyen birinin olduğunu bilmek, her an yanında olamasada sevildiğini bilmek vardır hep yürekte.Yinede zordur gurbette sevdiğinin olması, başkadır gurbette sevdiğini bırakmanın hüznü."Çok hüzünlü çokkkk"
Continue >>>

YENİ YIL ÇOCUĞU


Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur zaman içinde develer tellal iken pireler berber iken Sivas'ın Kangal ilçesinin küçük bir köyünde yeni evli bir çift yaşarmış.

Gel zaman git zaman derken genç annemiz bir süre sonra ilk çocuğuna hamile kalmış. Ailede büyük bir sevinç yaşanmış. Ne de olsa her iki tarafında ilk torunu olacaktır doğacak bebek. Herkes mutlu mesut günlük koşturmaca içinde günler geçerken bebeğin doğum vakti gelmiş, hemde öyle bir vakit ki yeni yıl gecesi. Lafın kısası aileye yeni yıl hediyesi bir bebek. Küçücük bir erkek bebek. Müthiş bir sevinç sarmış herkesi. Eeee dile kolay ilk torun hem de erkek bir torun.
Kimse yere göğe konduramaz olmuş bizim yeni bebeği.

Malum hikaye Anadolu da geçiyor bebek de hem ilk çocuk hem ilk torun hem de erkek siz düşünün gerisini.

Çok geçmez ardından ikinci bebek dünyaya gelir. Bu defa kızdır doğan çocuk. Derken sırayla diğer kardeşler doğar ve aile genişler.

Ancak bizim ilk torunun, ilk çocuğun yeri sevgisi başkadır hep. Dedeler, halalar, teyzeler yere koyamazlar bir türlü ufaklığı.

Yıllar geçer okula başlama vakti gelir. İlk okul derken ardından yatılı okul yılları başlar. İlk önceleri zor gelir yatılılık ama zamanla alışırlar. Lise biter üniversiteyi kazanır bizim haylaz.
Ve ver elini Ankara....

İlk yıllar iyidir hoştur ama okul da işler istediği gibi gitmez, böyle olunca işe başlar ve okulu asar. Yıllar geçer okul bitmez bir türlü uzadıkça uzar.

Günlerden bir gün bir resim görür. Resimdeki kız çok hoşuna gitmiştir. Ara ara resme bakar ve tam ümidini kestiği bir günde resimdeki kızla tanışır. Birbirlerinden hoşlanırlar ve bir süre sonra sevgili olurlar. Şimdi aradan nerdeyse iki yıl geçmiştir ve iki sevgili çok mutludur. Veee iyi ki sevgilimdir, iyi ki doğmuştur.

Doğum günün kutlu olsun aşkım, nice güzel yaşlara, hep beraber inşallah.

Seni Seviyorum.
Continue >>>

KURBAN BAYRAMI


Zaten bizler kurbanlık koyun gibiyiz, Kurban Bayramı gelmiş neyimize. Yinede herkese iyi bayramlar.
Continue >>>

Son Dakika: Mahkeme Heyetinin Üstüne Çatı Çöktü


Hahahaha ne güldüm ama. Silivri Cezaevinde Ergenekon davası görülürken mahkeme heyetinin üstüne salonun çatısı çökmüş. Allahın sopası yok ki dürtsün derler bizim buralarda.
Aylardır içeride ne ile suçlandıklarını bilmeden yatan onlarca kişi var.
Çok merak ediyorum bu Ergenekon davasından ne çıkacak, altında kimler var, kimler neyi tezgahlıyor. Çok şükür Deniz Feneri davasından ses seda çıkmıyor büyük bir gizlilikle yürütülüyor. Benim inancım o davada hiçbir delil hiçbir suçlu kalmadı hepsi temizlendi. Hiç duymadım sabahın kör vaktinde Deniz Feneri davasından suçlu görülenlere baskın yapılsın. Apar topar içeri alınsın.
Kocakulak herşeyi dinlemiş etmiş hiç mi bunların telefonunu dinlemedi, dinlendiyse zaten her şey ortadadır. Kimden neyi saklıyorlar, hala elde somut birşey yok. Hep laf hep laf.
İnsanların artık tahammül sınırları zorlanıyor, bakmayın kimsenin sesinin çıkmadığına, şöyle sokağa çıkıp bir gözlemleyin insanlar saati kurulmuş patlamaya hazır bomba gibi. Alimallah patlamaya görsün yurdum insanı çok fena şeyler olur.
Yok demokratik açılımmış yok dağdan iniş, dersim olayları, ergenekon, deniz feneriymiş, yok mahmurun yarısı gelir, avrupadan tamamı gelirmiş geçin bunları insanların sabrı kalmadı. Elle tutulur gözle görülür bir şeyler yapın artık.
Kandırılmaktan, uyutulmaktan bıktık artık.
Sabır sabır ya sabırrrrrr…..
Continue >>>

Hakkımda

Gezmeyi seven, hayvan sever, kedi delisi...

İzleyiciler

 

POSEIDON ♣ ♣ ♣ Mamanunes Templates ♣ ♣ ♣ Inspiração: Templates Ipietoon
Ilustração: Gatinhos - tubes by Jazzel (Site desativado)