
Seçimden sonra buyrun demokrasi şenliğine. Milyonlar TV ekranlarında izledi oy verme işlemi sırasında ve oy verme işlemi bittikten sonra yaşananları. Diz boyu kepazelik. Trajikomik olaylar silsilesi, vuranlar, kıranlar, ölenler, öldürenler. Meğer ne değerli ne tatlı şeymiş şu koltuk. Tüm yaşananlar size önemli bir mevkii, iyi bir sosyal statü sağlayacak olan koltuk uğruna değil mi? Kim aksini inkar edebilir ki. Tamam içlerinde halk için çalışacak, halka hizmet edecek olanları da var, yok diyemeyiz. Yine de şu kasa, kese doldurma, adam kayırma işleri olmasa iyi olur dimi ama.
İstanbul'da Trakya Bölgesine doğru uzanan ilçelerinde yaşananlara bir baksanıza, hali hazırda en çok rant getirecek ilçeler konumunda değiller mi? Bu özelliği onları paylaşılamaz kılmıyor mu? Bunda değil mi tüm adayların gözüne elma şekeri gibi gözükmeleri? Yaşanan olaylara hepimiz ekranları başında şahit oluyoruz.Seçim sonuçları açıklanmaya başlandı, x ilçesini CHP kazanıyor. Sonra AKP kazandı açıklaması geliyor. Durum böyle olunca karşıt iki partinin yandaşları da birbirine giriyor.
Büyükçekmece ve Beylikdüzü’nde yaşananlar en güzel kanıtı. Başka söze gerek bırakmıyor. Ankara da Dikmen ve Çankaya’da yaşananlar da olayın ayrı bir boyutu. Çok sınırda oy farkıyla belediye başkanlıkları gidip geliyor. İtirazlar yapılıyor YSK kararı verecek herkes merakla bekliyor. Gerçi seçim gecesi yaşananlar kolay unutulacak cinsten değil, akıllarda bir sürü soru işareti bırakıyor. Seçimlere gölge düştü şaibeli bir seçim yaşadık, bitti. Yankıları uzun zaman devam edecek gibi. Demokratik bir seçim ortamında olmaması, yaşanmaması gereken olaylar meydana geliyor.
Sonuçta halk tüm partilere uyarı niteliğinde cevabını çok güzel verdi vermesine de anlayana misali. Ders alırlar mı bilmiyorum bekleyip hep beraber göreceğiz.
Ne dağıtılan kömürler, beyaz eşyalar, makarnalar, ne de yüksek volümden atıp tutmalar işe yaramadı, halk bilinçli şekilde davrandı. Ancak bir gerçek var ki şu zamana kadar yapılan seçimler içinde en çok rüşvet dağıtılan seçim oldu. AKP’ye epey pahalıya mal olmuş olmalı, ya da sponsor firmalarına!
Seçimden önce kriz yok diyen, ancak seçime sayılı günler kala ardı ardına kriz önlem paketlerini açıklayanlar seçim bittikten sonra sonuçlar kesinleşmeden gece yarısına doğru ekranlara çıkıp seçim sonuçlarının kendilerini tatmi etmediğini, halkın nedemek istediğini anladıklarını, gereken cevabı aldıklarını, değerlendireceklerini, nerede nasıl bir hata yaptıklarını araştıracaklarını açıklıyorlar. Hatta seçimden önceki geceye kadar krizi kabul etmeyen Recep Tayyip Erdoğan seçimden birkaç saat sonra çıkıp seçim sonuçlarında krizin etkisi büyük açıklamasını yaparak krizi kabul ettiğini gösteriyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu derler. Üç beş saat öncesine kadar ülkede kriz yoktu hamdolsun ki teğet geçmişti de ne oldu ki birden ülkeye kriz geri döndü kimse anlamadı.
Sonuçların ortaya çıkardığı en büyük gerçek AKP’nin ve başbakanın halkın yüzde 61 tarafından istenmediğidir. Halk padişah ve halife görmek istemiyor, ortadoğuya yanaşan, racon kesen, halkı azarlayan, parlayan, gürleyen, kendini yükseklerde gören bir lider, bir başbakan istemiyor. Bunu anlasalar iyi olur.Bazı il ve ilçelerde gösterdikleri adaylar seçilemedi. Özellikle alınmasını yürekten istediği illeri alamadı, bu illerdeki seçim çalışmalarında görevlendirdiği bakanları bir işe yaramadı. Sonuç başarısızlık. Öyle ki bu seçim sonuçları birkaç bakanı koltuğundan edecek gibi gözüküyor. Antalya’lı yaşlı bir teyze “oy, moy yok size” diyerek azarladığı bakana, aslında halkın ortak düşüncesini çok güzel aktarmış oldu ve Antalya Büyükşehir Belediyesi CHP’ye geçti. Mersin’li çiftiye yapılanlar da unutulmadı. Halk burada da cevabı çok güzel verdi. Manisa örneğinde de aynı durum söz konusuydu, halk tepkisini çok güzel gösterdi.
Soğuk karlı dağ doruklarından sıcak denizlere açılamadı AKP, önünü büyük oranda CHP, az da olsa MHP kesti. Özellikle büyükşehirlerde tahminlerin de ötesinde oy kaybına uğradı. İç Anadolu da kazandığı illerin bazılarında da aman aman çok büyük farkla kazanamadı Belediye Başkanlıklarını. Kayseri’de büyük oranda oy kaybı yaşadı. Sivas seçimlerden birkaç gün önce ölen hemşehrileri Muhsin Yazıcığolu’na vefa borçlarını çok güzel ödediler. AKP burada da hüsrana uğradı. Isparta’da da MHP’ye mağlup oldu. Halk tokatı vurdu uyarı niteliğinde de olsa.
Dur bakalım Tayyip Bey dediler. Öyle istediğin gibi at koşturamazsın bu meydan da gerçi ata da binemezsin ya neyse. Yüzde 50 oy alırız diye atıp tutanlar hayal kırıklığına uğradılar, yandaş medya bile seçimden önce krizden tek kelime bahsetmezken öcü gib kaçarken, her nedense seçimden sonraki ilk manşetlerinde kriz sözünü kullandılar. Hatta bu gidişle one minuitt , bir daha gelmem dediği Davos yolları da Başbakana gözüktü gibi. Artık Davos’a “Davos yolları taştan” şarkısını terennüm ede ede giderler.Olmadı Recep Tayyip olmadı bu defa. Maymun gözünü açtı, ne dağıtılan rüşvetler (yardımlar) ne seçimden iki üç gün önce açıklanan ikinci Ergenekon iddianamesi, ne birkaç sektörü ihya eden vergi indirimlerin, ne de asit kuyuları milleti kandıramadı. Bakanlarının, milletvekillerinin daha önceki seçimlerde yaptığı gibi askere sataşıp polemik yaratarak oy toplama çabasıda sonuç vermedi bu kez. Sandık açıldı ve 7 milyon seçmenin oy kullanmadığı sonuçlara göre yüzde 39 oy oranıyla ipi birinci göğüslediniz. Hayırlı uğurlu olsun ancak yüzde 61 gibi küçümsenemeyecek bir oranla da istenmediniz bu da kulağınıza küpe olsun. Türk halkı bu, kime ne zaman, ne cevap vereceğini çok iyi bilir. Allah göstermesin sonunuz ANAP gibi oluverir, bir dönemlerin en büyük, en güçlü partisi konumundayken şimdilerde esamesi bile okunmaz oldu.
Artık küllahı önünüze koyup iyi bir düşünün, bu işin ileride genel seçimleride var. Öyle ben ceketimi koysam seçilirle bu işler yürümüyor, hep beraber gördük kalelerin nasıl düştüğünü, istediğin illerin hiçbirini alamadığını, hatta sizin olan bir çok doğu ilini nasıl kaybettiğinizi. Aşırı özgüvende ters tepiyor, kutuplaşmalar da ters tepiyor, yanlış aday seçimide üstüne bal kaymak oluyor. Her gittiğin mitingde karşına ya MHP ya da CHP’yi aldın, iki parti liderine attın tuttun, belki sana gelmesi muhtemel olan MHP oylarını da kaybettin. Çünkü bir çok yerde CHP ve MHP adayları arasında dayanışma olduğu söyleniyor. Hangi aday daha güçlüyse o adaya oy verildiği söylentileri kulaktan kulağa dolaşmakta.
Artık önünüzde uzun bir süreç var bakalım hep beraber sonuçlarını göreceğiz, neler yapıp neler yapamayacaksınız. Yoksa 1989’un Özal örneği gözününüzün önünde olsun. Tarihle aranız pek iyi olmasada (mitinglerinizdeki konuşmalarınızdan hepimiz öğrendik) bir açıp okuyun ara ara faydası olur mutlaka.
İstanbul'da Trakya Bölgesine doğru uzanan ilçelerinde yaşananlara bir baksanıza, hali hazırda en çok rant getirecek ilçeler konumunda değiller mi? Bu özelliği onları paylaşılamaz kılmıyor mu? Bunda değil mi tüm adayların gözüne elma şekeri gibi gözükmeleri? Yaşanan olaylara hepimiz ekranları başında şahit oluyoruz.Seçim sonuçları açıklanmaya başlandı, x ilçesini CHP kazanıyor. Sonra AKP kazandı açıklaması geliyor. Durum böyle olunca karşıt iki partinin yandaşları da birbirine giriyor.
Büyükçekmece ve Beylikdüzü’nde yaşananlar en güzel kanıtı. Başka söze gerek bırakmıyor. Ankara da Dikmen ve Çankaya’da yaşananlar da olayın ayrı bir boyutu. Çok sınırda oy farkıyla belediye başkanlıkları gidip geliyor. İtirazlar yapılıyor YSK kararı verecek herkes merakla bekliyor. Gerçi seçim gecesi yaşananlar kolay unutulacak cinsten değil, akıllarda bir sürü soru işareti bırakıyor. Seçimlere gölge düştü şaibeli bir seçim yaşadık, bitti. Yankıları uzun zaman devam edecek gibi. Demokratik bir seçim ortamında olmaması, yaşanmaması gereken olaylar meydana geliyor.
Sonuçta halk tüm partilere uyarı niteliğinde cevabını çok güzel verdi vermesine de anlayana misali. Ders alırlar mı bilmiyorum bekleyip hep beraber göreceğiz.
Ne dağıtılan kömürler, beyaz eşyalar, makarnalar, ne de yüksek volümden atıp tutmalar işe yaramadı, halk bilinçli şekilde davrandı. Ancak bir gerçek var ki şu zamana kadar yapılan seçimler içinde en çok rüşvet dağıtılan seçim oldu. AKP’ye epey pahalıya mal olmuş olmalı, ya da sponsor firmalarına!
Seçimden önce kriz yok diyen, ancak seçime sayılı günler kala ardı ardına kriz önlem paketlerini açıklayanlar seçim bittikten sonra sonuçlar kesinleşmeden gece yarısına doğru ekranlara çıkıp seçim sonuçlarının kendilerini tatmi etmediğini, halkın nedemek istediğini anladıklarını, gereken cevabı aldıklarını, değerlendireceklerini, nerede nasıl bir hata yaptıklarını araştıracaklarını açıklıyorlar. Hatta seçimden önceki geceye kadar krizi kabul etmeyen Recep Tayyip Erdoğan seçimden birkaç saat sonra çıkıp seçim sonuçlarında krizin etkisi büyük açıklamasını yaparak krizi kabul ettiğini gösteriyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu derler. Üç beş saat öncesine kadar ülkede kriz yoktu hamdolsun ki teğet geçmişti de ne oldu ki birden ülkeye kriz geri döndü kimse anlamadı.
Sonuçların ortaya çıkardığı en büyük gerçek AKP’nin ve başbakanın halkın yüzde 61 tarafından istenmediğidir. Halk padişah ve halife görmek istemiyor, ortadoğuya yanaşan, racon kesen, halkı azarlayan, parlayan, gürleyen, kendini yükseklerde gören bir lider, bir başbakan istemiyor. Bunu anlasalar iyi olur.Bazı il ve ilçelerde gösterdikleri adaylar seçilemedi. Özellikle alınmasını yürekten istediği illeri alamadı, bu illerdeki seçim çalışmalarında görevlendirdiği bakanları bir işe yaramadı. Sonuç başarısızlık. Öyle ki bu seçim sonuçları birkaç bakanı koltuğundan edecek gibi gözüküyor. Antalya’lı yaşlı bir teyze “oy, moy yok size” diyerek azarladığı bakana, aslında halkın ortak düşüncesini çok güzel aktarmış oldu ve Antalya Büyükşehir Belediyesi CHP’ye geçti. Mersin’li çiftiye yapılanlar da unutulmadı. Halk burada da cevabı çok güzel verdi. Manisa örneğinde de aynı durum söz konusuydu, halk tepkisini çok güzel gösterdi.
Soğuk karlı dağ doruklarından sıcak denizlere açılamadı AKP, önünü büyük oranda CHP, az da olsa MHP kesti. Özellikle büyükşehirlerde tahminlerin de ötesinde oy kaybına uğradı. İç Anadolu da kazandığı illerin bazılarında da aman aman çok büyük farkla kazanamadı Belediye Başkanlıklarını. Kayseri’de büyük oranda oy kaybı yaşadı. Sivas seçimlerden birkaç gün önce ölen hemşehrileri Muhsin Yazıcığolu’na vefa borçlarını çok güzel ödediler. AKP burada da hüsrana uğradı. Isparta’da da MHP’ye mağlup oldu. Halk tokatı vurdu uyarı niteliğinde de olsa.
Dur bakalım Tayyip Bey dediler. Öyle istediğin gibi at koşturamazsın bu meydan da gerçi ata da binemezsin ya neyse. Yüzde 50 oy alırız diye atıp tutanlar hayal kırıklığına uğradılar, yandaş medya bile seçimden önce krizden tek kelime bahsetmezken öcü gib kaçarken, her nedense seçimden sonraki ilk manşetlerinde kriz sözünü kullandılar. Hatta bu gidişle one minuitt , bir daha gelmem dediği Davos yolları da Başbakana gözüktü gibi. Artık Davos’a “Davos yolları taştan” şarkısını terennüm ede ede giderler.Olmadı Recep Tayyip olmadı bu defa. Maymun gözünü açtı, ne dağıtılan rüşvetler (yardımlar) ne seçimden iki üç gün önce açıklanan ikinci Ergenekon iddianamesi, ne birkaç sektörü ihya eden vergi indirimlerin, ne de asit kuyuları milleti kandıramadı. Bakanlarının, milletvekillerinin daha önceki seçimlerde yaptığı gibi askere sataşıp polemik yaratarak oy toplama çabasıda sonuç vermedi bu kez. Sandık açıldı ve 7 milyon seçmenin oy kullanmadığı sonuçlara göre yüzde 39 oy oranıyla ipi birinci göğüslediniz. Hayırlı uğurlu olsun ancak yüzde 61 gibi küçümsenemeyecek bir oranla da istenmediniz bu da kulağınıza küpe olsun. Türk halkı bu, kime ne zaman, ne cevap vereceğini çok iyi bilir. Allah göstermesin sonunuz ANAP gibi oluverir, bir dönemlerin en büyük, en güçlü partisi konumundayken şimdilerde esamesi bile okunmaz oldu.
Artık küllahı önünüze koyup iyi bir düşünün, bu işin ileride genel seçimleride var. Öyle ben ceketimi koysam seçilirle bu işler yürümüyor, hep beraber gördük kalelerin nasıl düştüğünü, istediğin illerin hiçbirini alamadığını, hatta sizin olan bir çok doğu ilini nasıl kaybettiğinizi. Aşırı özgüvende ters tepiyor, kutuplaşmalar da ters tepiyor, yanlış aday seçimide üstüne bal kaymak oluyor. Her gittiğin mitingde karşına ya MHP ya da CHP’yi aldın, iki parti liderine attın tuttun, belki sana gelmesi muhtemel olan MHP oylarını da kaybettin. Çünkü bir çok yerde CHP ve MHP adayları arasında dayanışma olduğu söyleniyor. Hangi aday daha güçlüyse o adaya oy verildiği söylentileri kulaktan kulağa dolaşmakta.
Artık önünüzde uzun bir süreç var bakalım hep beraber sonuçlarını göreceğiz, neler yapıp neler yapamayacaksınız. Yoksa 1989’un Özal örneği gözününüzün önünde olsun. Tarihle aranız pek iyi olmasada (mitinglerinizdeki konuşmalarınızdan hepimiz öğrendik) bir açıp okuyun ara ara faydası olur mutlaka.
0 yorum:
Yorum Gönder