
Alelacele hazırlanıp atıyorsun kendini evden dışarı. Üzerine giydiğin yeni sen’le, yüzüne taktığın sahte gülüşünle esnafa selam verip koşturarak geçip gidiyorsun sokaklardan. Sahte sen ve içindeki gerçek sen nasıl da çatışma halinde, üzerine giydiğin sahte sen, yüzüne taktığın sahte gülüşle etrafındakiler seni mutlu sanıyorlar. Oysaki sen biliyorsun bir tek içindeki gerçek seni.Hepimiz sahte hayatlar yaşıyoruz. Güneşle birlikte doğup, güneşle birlikte batan sahte hayatlar. Her gün bir yenisi yaşanan. Gün içinde karşılaştığın insanların, işyerinde, otobüste, trende, gemide, kaçı normal görüntüsünde.
Düşüncelerini okuma gücüne sahip olsan kim bilir ne hayatlara, ne sevinçlere, ne hüzünlere tanık olacaksın. Belki birçoğunu kendine benzeteceksin.
Akşam evin yolunu tutarsın, yine yüzünde sahte gülüşün, üstünde sahte elbisenle, eve gidip bir an önce kurtulmak istersin, üzerinden çıkarıp atmak istersin sahte ne varsa. Ta ki ertesi gün güneş doğana kadar. Gerçek sen’le baş başa kalmak istersin. Gece yatağına yattığında belki yine gözyaşlarınla yıkayacaksın yastığını, belki de hemen uykuya dalıp başka diyarlara yol alacaksın. Ama gün doğduğunda her şey yine sil baştan sahtelik içinde sürüp gidecek.
0 yorum:
Yorum Gönder